HAYATİ MİSMAN

Soyut Kompozisyon. 1996 İmzalı. E/A Gravür Baskı. Çerçeveli. Ebat:73x67cm

1945 yılında Konya’da doğdu. 1961-64 Konya-Akşehir Öğretmen
Okulu’nda öğrenim gördü. 1964-65 Erzincan-Tercan’da ilkokul
öğretmenliği yaptı. 1965-68 Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü Resim İs
Eğitimi Bölümü’nde öğrenim gördü.

Hayati Misman, Gazi Eğitim Enstitüsü Resim İş Bölümü’nden 1968 yılında mezun oldu. 1970- 1975 yılları arasında MEB bursu ile gittiği Kassel Devlet Güzel Sanatlar Akademisinde grafik tasarımı alanında ihtisas yaptı. 1975 yılında Gazi Eğitim Enstitüsü Resim-İş Bölümü’nde göreve başladı.
1984 yılında aynı üniversitede sanatta yeterlilik derecesi aldı.
Sanatçı, 1987 yılında Gazi Üniversitesi’nde doçentliğini aldı. 1987-
2001 Bilkent Üniversitesi Güzel Sanatlar, Tasarım ve Mimarlık
Fakültesi’nde öğretim üyeliği yaptı. 2001 Hacettepe Üniversitesi’ne
geçerek profesör oldu. 2005 yılında ayni kurumdan emekli oldu.

Doğanın değil, kendi doğasının biçimlerini resmetmeye çalışan
sanatçı, halen Bilkent Üniversitesi Güzel Sanatlar, Tasarım ve
Mimarlık Fakültesi’nde konuk profesör olarak görevine devam
etmektedir. Onu yurtdışında olmak üzere ellinin üzerinde kişisel
sergi düzenledi. Aralarında 1992 Yunanistan-Türkiye Abdi İpekçi
Dostluk ve Barış Ödülü ve Mısır’da düzenlenen 16. Uluslararası
Akdeniz Bienali Ödülü de olan, on beş ödül kazandı. Sanatçı
özellikle baskıresim konusunda Türkiye’nin önde gelen
isimlerindendir.

Resimdeki en önemli özelliği ‘çizgi’dir. Dışavurumcu
bir çizgi ve bu çizgi ile gündeme gelen desenci tavrı gözardı
edilemez. Resme bir oyun gibi başlar… Bir hamle bir başka hamleyi
oluşturarak bir düzen ortaya çıkar. Bu düzende renklerin birbiriyle
uyumu, biçimlerin birbiriyle orantıları çok etkindir. Misman,
desenin bir sanatçının namusu olduğuna inanır ama bunu başlı
başına bir sanat yapıtıymış gibi göstermenin de yanlış olduğunu
düşünür. Yalnız şunu da belirtir ki ‘ben sanatçıyım’ diyebilmek için öncelikle iyi desen çizmek gerekir. Hayati Misman’ın çizgisi tipik bir dışavurumcu çizgidir. Resimleri bir seansta bitmez, üstüste
çalışmayı gerektirir. Kompozisyonun bir tarafında yoğunluk diğer
tarafında boşluk ve dinginlik olayını sürekli sorgulamaktadır. Bir
figürü birebir resmetmez, mutlaka duygularını işin içine katarak bir
dışavurumcu gibi davranır.